Qatar Airways ile Düsseldorf'a uçun

Ren Kulesi şehrin simge yapılarından biri. Şehir merkezinin üzerinde yükselen 1980 yapımı bu telekomünikasyon kulesinde bir döner restoranın yanı sıra Düsseldorf'un etkileyici manzarasını görebieceğiniz bir gözlem kulesi bulunuyor. 170 metre uzunluğu ile şehrin en uzun binası olan kuleye €10 giriş ücreti karşılığında girerek seyahatinize harika bir başlangıç yapabilirsiniz.

Düsseldorf'u ilk defa ziyaret ediyorsanız Kunstsammlung Nordrhein-Westfalen'i mutlaka görmelisiniz. Kuzey Ren-Vestfalya sanat koleksiyonuna ev sahipliği yapan iki mekandan biri olan K20 am Grabbeplatz, 20. yüzyıl Dada, Kübist, Sürrealist, Pop ve Soyut Ekspresyonist sanat eserlerini barındıran benzersiz bir bina özelliği taşıyor.

Tarihe merakınız varsa Fransız ve İngiliz tarzı güzel bahçelerle çevrelenmiş çarpıcı bir 18. yüzyıl Rokoko tarzı saray olan Schloss Benrath'ı ziyaret edebilirsiniz. Bina aynı zamanda şehrin Doğal Tarih Müzesine ve Avrupa Bahçe Sanatı Müzesine ev sahipliği yapıyor.

Düsseldorf'un hareketli kültür hayatına giriş yapmak için en iyi yerlerden biri, 1926 yılında inşa edilen ve şehrin dünya çapındaki orkestrası Düsseldorfer Symphoniker'e ev sahipliği yapan kubbeli bir konser salonu olan Tonhalle Düsseldorf. Yıl boyunca birinci sınıf klasik müzik performansların sergilendiği salon aynı zamanda turneye çıkan ünlü sanatçıları ağırlıyor.

Bütün bu şatafatın yanında Düsseldorf oldukça yeşil bir şehir ve Düsseldorf Botanik Bahçesi bu yemyeşil güzelliği deneyimlemek için harika bir yer. Şehrin hemen dışında bulunan bu popüler alan farklı iklimlerden çeşitli bitkilere ev sahipliği yapıyor ve yabani çiçek merası, arı yetiştirme alanı, kubbeli sera ve güzel alp bahçeleri ile ilgi çekiyor.

Düsseldorf'un Eski Şehir bölgesi oldukça iyi korunmuş haliyle tarih meraklılarının ilgisini çekiyor. İlk kez 1711 yılında dikilen Elector John William II'ye ait ünlü heykelin de bulunduğu Marktplatz etrafında farklı yüzyıllara ait binalar bulunuyor. Denizcilik müzesi ve Kale Kulesi gibi yerlerde şehrin merak uyandıran geçmişine yolculuk yapın veya aydınlatıcı bir tarih yürüyüşüne çıkın.

Düsseldorf ayrıca lezzetli Alman yemeklerini tatmak için mükemmel bir yer. Başlangıç olarak, soğan, turşu ve hardal ile tatlandırılmış yarım dilim çavdar ekmeği ve bir parça yumuşak peynirden oluşan basit, hafif ve vejetaryen dostu bir yemek olan Halve Hahn'ı mutlaka deneyin.

Sauerbraten (ekşi rosto) Düsseldorf mutfağının temel yemeklerinden biri. Geleneksel olarak at etiyle yapılsa da günümüzde daha çok dana, koyun veya geyik etleriyle yapılıyor. Et pişirilmeden önce sirke, baharatlar ve otlarla birkaç gün boyunca marine ediliyor ve farklı bir ekşi ve tatlı lezzet ve ağzınızda eriyen yumuşak bir doku ortaya çıkıyor.

Westfälischer Pickert (Vestfalya patatesli krep), Düsseldorf restoranlarında çok popüler olan başka bir Alman lezzeti. Bu iştah açıcı küçük krepler yumurta, patates ve un karışımından oluşan bir hamurla yapılıyor ve normal bir krep gibi tavada kızartılıyor. Ek malzeme olarak üstünde şeker, tereyağ, marmelat veya kıyma ile servis ediliyor.

Düsseldorf Almanya'da muhteşem alışveriş olanakları ile tanınıyor. Şehrin her yerinde zevkli butiklerle karşılaşabilirsiniz ancak Düsseldorf’ta alışveriş denildiğinde akla bu bölgede ünlü olan lüks Königsallee bulvarı geliyor.

Bölge halkı tarafından kısaca "Kö" olarak adlandırılan bu cadde kanalın her iki tarafında bir kilometre boyunca uzanıyor ve modanın en çok aranan markalarının bazılarına ait amiral gemisi mağazalara ev sahipliği yapıyor. Prada, Tiffany & Co, Chanel, Hugo Boss ve Gucci gibi prestijli markalar Königsallee'de bulabileceğiniz mağazalardan sadece bazıları. Amacınız alışveriş veya sadece vitrinleri bakmak ise Düsseldorf'a yapacağınız seyahatte bu caddeyi mutlaka görmelisiniz.